25 Haziran 2012 Pazartesi

Pandora'nın Kutusu..

Ooo Rusya'dan takipçilerim de buradaymış,
Ortalık karıştı bak şimdi.
4 kıtaya yayıldım yahu.
Ne anladıklarını hala kestiremiyorum ama, sevgiler canlarım.





Belirli aralıklarla hikayeler dinlemem lazım..
İnancımı, ümidimi, umudumu kaybetmemek için..
Bugün o günlerden biriydi, 
İsim vermeyeceğim ama, gerçek aşkın varlığına olan umudumu tazeledi, sağ olsun..
Çok mutlu olsun o, öpüyorum.




Pandora'nın kutusu diye bir girelim başlığımızdaki gibi, bambaşka yerlere varalım istiyorum.


Pandora'nın kutusu, efsaneyi bilmeyenler için öncelikle olayı bir özetleyeceğim..
Efendim Pandora yengeniz, meraklı bir arkadaşımızdır, kendisine Tanrılar tarafından emanet edilen ve açılmaması gerektiği söylenen kutuyu (ya da testiyi) eşi evde yokken kimse fark etmez diyerek açar.
Ancak kutunun içinde aslen, tüm kötülükler ve umut vardır, tüm kötülükler dünyaya yayılırken Pandora son anda kutuyu kapatır ve umut gitmemiş olur.


Şimdi tüm kötülükleri saldıktan sonra umut bizde kaldı da ne oldu ama,
Hadi neyse, bugün umudu övecektik değil mi?




Mitolojiyle ilgili sevdiğim yanlardan birinin örneği bu aslında,
Tatlı tatlı bahane bulması..
Bir yandan 3. göz, 5. his dizileri tadında ibret hikayeleri verirken, bir yandan da dünyadaki çoğu şeye tatlı bahaneler uyduruyorlar.


Teşbih-i Beliğ
mi oluyordu o?
Yok o güzel benzetme miydi, ama anladınız yani..


Dünya kötülüklerle dolu bir yer.
Neden?
Aaa çünkü Pandora'ya emanet ettik kötülükleri kutu içinde, meraktan açtı haspam.

E eşşek neden söylemedin açma derken, bak tatlım bunun içinde kötülükler var, gözünü seveyim diye.
E çünkü amaç orda, meraklılık yapma, fazla merak göz çıkarır diyor.


Aynı Adem ile Havva olayı bir düşününce.
Havvacığım, buraların alayını ye, ama bu elmadan yeme diyorsun.
Hatun gidiyor illa o ağaçtan yiyecek, neden merak.


O zaman kötülüklerin anası merak desek mesela?


Vuu.. Taşlar yerine otururken takırdadı bak.


Havva ile Adem olayında şuraya da takılıyorum, mesela.
Şimdi Havva ile Adem, dünyaya düşmeden önce hiç mi çocuk yapmadılar?
Ya da ne bereketli topraklarmış düştükten sonra maşallah 6 milyar mı doğurmuş Havva?
Bu hesapla, acep Havva elmayı hiç yemese "yasak olanın tadına bakmasa" yani, Adem ile hiçbir münasebete de girmeyerekten, ölene kadar iyi kötü takılıp da, alayımızın doğmasını engellemiş mi olacaktı?


Her işte bir hayır vardıra getirdim lafı.
O da Allah belanızı da verse umudu kesmeyin demenin kibarcası oluyor zaten.




Yok ama gerçekten, güzel şeyler duydum bugün.
Oysa sabahleyin hayatımı anlatan şarkımı bularak uyanmıştım, o psikolojinin dibine vurmaya hazırdım..
Ama bazı insanlar oluyor hayatınızda, size her an pozitif enerji verebiliyorlar.
Yalnızca çağırmanız yeterli. 
Bence Pandora'nın kutuda unuttuğu, işte o bir avuç pozitif insan.
Diğer bugün negatifler, kaçıp kurtulmuşlar kutudan..
Sizi itip kakan, üzen, bozan, acı çektiren, psikolojik ya da fizyolojik, o telaşlı, heyecanlı, karamsar, yorucu, yorgun, üçkağıtçı, yalancı, güvenilmez, zayıf ya da gücünü kaldıramayacak kadar güçlü, hazımsız, bencil, açgözlü, doyumsuz, sinirli, stresli, gergin, asi, hepsi, hatta belki sizi ve beni de kapsayan bir deniz dolusu insan, hepsi kaçıvermiş.


Yoğun olan dibe çöker ya.
Hafif olan üste çıkar, bu boş duygular ve boş insanlar gibi..
İşte bu pozitif bir avuç şeker, iyi ki yoğunluklarından dipte kalmışlar da,
 onlar kaçıp, kirlenmeden dünyada, yakalamış hepsini Pandora, 
zaman zaman kutularındaki hayal dünyasına çok dalsalar da, içimizde kalan azıcık umudu da onlara borçluyuz işte.


İşte Pandora'nın bana sakladığı umut, bugün aşk var diyerek göz kırptı bana.


Ve ben ona inandım.
Oysa ne kadar zayıf ve kırılgandım, kutudan yeni kaçtığım günkü gibi.. Devam etmek için bir amacım, ya da hedefim yoktu.. Şimdi inanıyorum ve bence bu yeterli.


Başarmanın yarısıdır diye bağlamayacağım, çünkü bekleyerek hiçbir şey olmuyor biliyor musunuz?
Ben denedim, boşuna zaman kaybetmeyin.
Üstelik her konuda denedim. 
Çünkü dünyadaki en tembel insanım, ben de kutudan kaçmışım dedim ya, ayağıma gelsin diye çok farklı şeyleri oturduğum yerden beklediğim oldu.. Gelmedi hiçbiri..


Şimdi "umut" ayağa kalk dedi diye, yıldızları izleyerek uyuyacağım bir kez daha..
Ve umut edeceğim bir yıldız kayması için.. Çünkü bir yerlerde bekleyen güzel bir devam'ın olduğuna inanıyorum, 
burada durdurduğum her duygu için..


Resim şahsıma ait bu sefer, iki sene önce çizmiştim, Pandora'yla ciddi bir bağım var sanki..


Çok kapalı konuşmuş olabilirim bu akşam, kafanızı allak bullak ettiysem özür dilerim.
Bütün esprilerimi gün içerisinde harcadım ama, iki tatlı insanı güldürdüm.
Şimdi size bu günün felsefesi kalmış oldu, olsun, bence bu akşam benle düşünmekten de keyif almışsınızdır..


Belki Pandora sizin için kutuda kimi saklamış bunu fark etmişsinizdir..
Bence ona mesaj atın, değerli olduğunu gösterin..



Sizi seviyorum.
İçinizdeki umudu kaybetmeyin, çok yalnız hissederseniz bir gün, kutudaki umut da olurum sizin için, açıp okur geçiştirirsiniz kötülükleri..
İyi geceler..


ÇS*12

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder